Almanya’daki Helmholtz Jeobilim Merkezi ve GEOMAR Okyanus Araştırmaları Merkezi öncülüğünde yapılan yapay zekâ destekli veri analizi ve deniz tabanı sensörleri sayesinde bölgedeki sismik hareketlilik ayrıntılı biçimde haritalandırıldı. Nature dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, yaklaşık 300 milyon metreküp magma, yer kabuğunun derinliklerinden yükselerek deniz tabanının 4 kilometre altına kadar ulaştı. Bu süreçte magma çevresindeki kayaları kırarak binlerce depremi tetikledi. En şiddetli depremler 5 büyüklüğünü aştı. Çalışma, magma hareketinin Santorini’de küçük bir yükselmeye, ardından yeniden çöküşe yol açtığını, bunun da iki yanardağ arasında daha önce bilinmeyen bir hidrolik bağlantıya işaret ettiğini gösterdi.
UYARILAR HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR
Helmholtz Jeobilim Merkezi’den uzmanlar, devasa sismik veri setlerini işleyen özel bir yapay zekâ yöntemi geliştirdi. GEOMAR ise Kolumbo krateri çevresine yerleştirdiği deniz tabanı sensörleriyle hem sismik sinyalleri hem de deniz tabanındaki 30 santimetreyi bulan çökmeyi kaydetti. Bu sayede magma akışının zamanı, yönü ve hızı yüksek doğrulukla takip edildi. Araştırmacılar, bu tür ayrıntılı verilerin bölgedeki volkanların gelecekteki aktivitelerinin daha iyi izlenmesini sağlayacağını belirtiyor. GEOMAR’dan Prof. Heidrun Kopp, “Bu bulgular düzenli olarak Yunan makamlarıyla paylaşıldı. Amacımız, olası yeni depremlerde en hızlı ve doğru değerlendirmeyi sağlamak” dedi. Atina Üniversitesi’nden Prof. Paraskevi Nomikou ise, “Böylesine aktif bir jeolojik bölgede süreçleri anlamak, halkın güvenliği için hayati önem taşıyor” ifadelerini kullandı. Santorini ve Kolumbo çevresinde bilimsel gözlemler devam ediyor.