Singapur:
Asya'nın en büyük içerik buluşmalarından biri olan ATF - Asia TV Forum & Market, her yıl olduğu gibi 2025'te de Singapur'da sektörün nabzını tutuyor.
Bu yıl Kanal 7, Ülke TV ve Hayat Medya Vakfı olarak burada yer almak, yalnızca bir fuara katılmak değil; aynı zamanda Türkiye'nin Asya ile kurduğu medya köprüsünü güçlendirmek anlamına geliyor.
Asya-Pasifik bölgesi, küresel medya ve eğlence pazarının en hızlı büyüyen coğrafyası.
(Kaynak: PwC Global Entertainment & Media Outlook 2024-2028)
Hindistan, Pakistan, Endonezya, Çin ve Güney Kore'nin dizi ve format ihracatı her yıl katlanarak artıyor.
Ülkemiz izleyicisinin de özellikle Hint içeriklerine olan ilgisi düşünüldüğünde, ATF bizim için stratejik bir merkez hâline geliyor.
İşte bu nedenle, yayın içeriklerimize bir katkı sağlamak ve belki de yeni iş ortaklığı fırsatları yakalamak için Singapur'a doğru yola çıktık.
İstanbul'dan Başlayan Işıklı Yolculuk
İstanbul Havalimanı'nın gece saatlerindeki sakinliği, yolculuğumuza beklenmedik bir huzur ekledi.
THY üzerinden önceden yaptığımız check-in ve 'Self Bag Drop' sistemiyle valizleri hızlıca teslim edince, gerçekten modern havacılığın konforunu yaşadık diyebilirim.
Saat 01.50 uçağıyla gökyüzüne yükselirken, Türk Hava Yolları'nın zamana yayılmış ikramları—doyurucu akşam menüsü ve sıcak kahvaltı—uzun uçuşu hem ritimli hem keyifli bir hâle getirdi.
Singapur'a yaklaşırken saat farkının etkisi iyice belirginleşti: Şehir bizden 5 saat ileride.
Changi Airport: Düzenin ve Nezaketin Şehre İlk Selamı
Güneydoğu Asya'da 64 ada ve adacıktan meydana gelen Singapur'a uçak indiğinde, karşılaştığımız manzara bir havalimanı değil, neredeyse bir şehir vitriniydi.
Changi Airport, yıllardır dünyanın en iyi havalimanı seçilmesinin sebebini daha ilk dakikada gösteriyordu:
Pırıl pırıl bir düzen, dakik akış, güler yüzlü personel ve nezaketin günlük hayata yayılmış haliyle karşılaştık.
Hiç şüphe yok ki; görevlilerin hızlı ve sistematik yönlendirmeleriyle taksi alanına ulaşmak, şehrin 'karmaşasız disiplin' anlayışının bir yansımasıydı.
Her detay, misafirin şehre güvenle adım atması için ince ince düşünülmüş büyük bir düzenin parçasıydı.
Tropik Bir Akşamın İçine Doğru
Changi Havalimanı'ndan otele doğru ilerlerken Singapur'un tropik dokusu hemen kendini hissettiriyor. Mevsimlere göre nem, ısı ve yağış değişikliğinin çok az olduğu bir yer Singapur:
Akşamın yanan ilk sokak ışıklarıyla parlayan çiçekler, muson ikliminin yoğun bitki örtüsü ve şehrin yeşili koruma konusundaki titizliği, modern mimariyle iç içe geçmiş bir görüntü sunuyor.
Bu şehir, aynı anda hem doğayla hem de teknolojiyle nefes alıyor.
Yollar boyunca yükselen binalar, birbirini tekrar etmeyen yüzeyleri ve ışık oyunlarıyla Singapur'un mimarisine özgü bir hava taşıyor.
Düz çizgiler yerine kıvrımlı hatlar, keskin köşeler yerine yumuşak geçişler, cadde boyunca açmış rengarenk çiçekler: Bütün bunlar ilk izlenim olarak şehrin bizi muhteşem bir şiirle karşılaması gibiydi.
Singapur, modern şehir kimliğini tropik doğanın ışıltılı renkleriyle harmanlayan nadir metropollerden biri. Kent planlamasında çiçekler yalnızca dekoratif bir unsur değil; şehir dokusunun ayrılmaz bir parçası olarak konumlanıyor.
Şehrin en erken fark edilen çiçeği orkide. Beyazdan mora uzanan tonlarıyla kamusal alanlarda yoğun şekilde tercih ediliyor. Sokaklarda en sık rastlanan bir diğer tür ise Ixora, yerel adıyla 'Jungle Flame'. Parlak kırmızı yıldız biçimli çiçekleriyle tropik sıcaklığın enerjisini yansıtıyor. Yol kenarlarında, park girişlerinde ve konut bölgelerinde kümeler halinde açarak şehir içinde ritmik bir renk hareketi oluşturuyor. Dayanıklı yapısı sayesinde yoğun yağışlara, yüksek neme ve direkt güneşe karşı direnç gösteren bir tür.
Konakladığımız Mekan: Sessiz, Temiz ve Modern Bir Durak
Konaklama için seçtiğimiz otel, Singapur'daki modern apart-otel kültürünün güçlü temsilcilerinden biri.
Geniş kullanım alanları, minimal tasarım, uzun konaklamalara uygun mutfak bölümleri ve tertemiz mimarisiyle sakin bir nefes sunuyor.
Şehrin genel temizliği ve düzeni otele de yansımış. İnsan bu ortamda bulunduğu her yere karşı koruma içgüdüsü taşıyor.
Sanki şehir, misafirinden özen talep ediyor—ama bunu sert bir disiplinle değil, zarif bir hatırlatmayla yapıyor. Tam taksiden indiğimizde yolda gördüğüm bir kağıdı elimde tutup otele girdiğimde çöp kutusuna atmam gibi:
Singapur, hem kalabalık hem dingin:
Şehir merkezinde gece yürürken karşılaşılan beyaz sütunlu anıt, Singapur'un hafızasında ayrı bir yere sahip.
Civilian War Memorial, II. Dünya Savaşı sırasında hayatını kaybeden siviller için inşa edilmiş bu anıtı geçip 20 dakika kadar yüründüğünde, şehrin arka sokaklarına, caddelerine giriliyor. Sokak aralarında bölgenin tropik iklimine has tatlardan biri 'durian'. Güneydoğu Asya'nın en ünlü, en tartışmalı ve Singapur'un da sembolik meyvelerinden biri.
Kokusu nedeniyle havalimanlarına, otellere ve metroya sokulması yasak olmasıyla da biliniyor. Dışarıdan sade görünen bu etli meyve, Singapur kültürünün en özgün tatlarından biri.
Kendine has güçlü kokusu nedeniyle bazı kapalı alanlara alınmasa da, Asya'da 'durian', cesaret, merak ve yerel kültürü deneyimleme isteği ile özdeşleşmiş durumda.
Yerel halk için bu meyve, tropik coğrafyanın en karakteristik lezzetlerinden biri. Yoğun, krema kıvamındaki dokusuyla hem seveni çok hem uzak duranı.
Modernlik ve Gelenek Yan Yana
Singapur'un ilginç yanı, keskin bir modernlik içinde geleneksel dokuyu kaybetmemesi.
Yüksek binaların arasında aniden karşınıza çıkan küçük bir ibadethane, eski bir mimari detay veya yeşil bir alan, şehrin 'dengede kalma' ısrarını anlatıyor.
Bu denge, Singapur'u sadece bir finans merkezi olmaktan çıkarıp, çok kültürlü bir yaşam alanına dönüştürüyor.
Bu sade ama gösterişli cami, Singapur'un kültürel dengesini en güçlü şekilde anlatan örneklerden biri. Kampong Glam bölgesinde yer alan Sultan Camii, altın rengi kubbesi, zarif minaresi ve çevresindeki tropik bitki örtüsüyle Singapur'un Müslüman mirasını taşıyor.
Arka planda yükselen modern gökdelenlerle kurduğu tezat ise şehrin kimliğini oluşturan 'gelenek ile geleceğin yan yana var oluşunu simgeliyor. Sultan Camii, Singapur hükümeti tarafından Ulusal Anıt (National Monument) statüsünde kabul edildi. Bu, ülkenin koruma altındaki en değerli tarihî yapıları arasında olduğu anlamına geliyor. İlk cami, 1824'te Sultan Hussein Shah döneminde inşa edildi. Hindistan'ın Müslüman saray mimarisi, İslam mimarisinin kubbe, kemer ve minare unsurları ile Malay ve Arap etkileri bir arada kullanılmış. Bugünkü iki büyük kubbeli ihtişamlı yapı ise 1932'de tamamlanmış. Bu fotoğrafa, şehrin hem tarihi hem modern ruhunun aynı karede buluştuğu nadir bir sahneyi sıkıştırmış olduk.
Riverside'ın Gece Işıltısı
Singapore Nehri kıyısına inildiğinde şehrin sosyal nabzı hissediliyor.
Kıyıda dizili restoranlar, suya vuran renkli ışıklar ve nehrin üzerinde ağır ağır ilerleyen küçük tekneler:
Singapur gecesi hem hareketli hem sakin, hem modern hem geleneksel bir ritim taşıyor. Singapur Nehri çevresi, şehrin silüetinin en etkileyici noktalarından birini oluşturuyor. Nehir üzerindeki ışık yansımaları bu yoğun mimariyi yumuşatarak gece manzarasını dengeliyor.
Kent dokusu, gündüzün tropik canlılığından, gece saatlerinde keskin bir ışık gösterisine dönüşüyor. Dev binaların üç boyutlu mimarileri, ışıklandırmalarla Singapur'u bambaşka bir şehir haline dönüştürüyor.
Şehirde gece, yalnızca bir zaman dilimi değil; mimarinin, ışığın ve suyun birlikte tasarlandığı ayrı bir sahne olarak varlık gösteriyor.
Tarihin Bronz Yüzleri
Şehir merkezinde yer alan bronz heykel grupları, Singapur'un erken dönem göçmen toplumlarını temsil eden kültürel bir anlatı.
Tüccarlar, balıkçılar, zanaatkârlar:
Bugünün modern şehri, temellerini bu insanların emeği ve hikâyeleri üzerine kurmuş. Gönderdiğin fotoğraftaki bronz figürler, 19. yüzyıl ve 20. yüzyıl başlarında Singapur'a çalışmak için gelen Çinli göçmenlerin gündelik hayatını betimliyor.
Bu heykel grupları genellikle; esnafı, sokak satıcılarını, gündelik işçileri, mahalle yaşamını canlandıran sahnelerden oluşuyor. Arkalarındaki duvarda görülen renkli çizimler de dönemin sokak kültürüne gönderme yapıyor: Eğlenen, kavga eden, çalışan insanlar:
Bu tasarımlar, Singapur'un bir liman kenti olarak nasıl çok kültürlü bir toplum hâline geldiğini hatırlatıyor.
Singapur: Yayıncılık Vizyonunun Geleceğini Belirleyen Bir Durak
ATF Singapore 2025, bizim için yalnızca bir sektör etkinliği değil;
Kanal 7 ve Ülke TV'nin Asya ile kuracağı yeni iş birliklerinin, Uzak Doğu'dan Türkiye'ye uzanacak içerik alışverişinin ve yayıncılık vizyonunun geleceğini belirleyen önemli bir durak.
Kanal 7 Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Yeşim Sezdirmez ve Hayat Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Muhammet Emir Çelik ile ATF 2025 kapsamındaki toplantılarda, yayıncılıkta Asya pazarına ilişkin öne çıkan bilgilerin değerlendirildiği görüşmeler olacak. Bir sonraki yazıda, kıymetli bilgiler aktarmak üzere buradayız.
