Bakanlıktan yapılan açıklamada, Katar ile imzalanan Ticaret ve Ekonomik Ortaklık Anlaşması (TEOA) kapsamında yalnızca belirli ürün gruplarında karşılıklı vergi indirimi uygulandığı vurgulandı.
Yetkililer, bu düzenlemenin Avrupa Birliği Gümrük Birliği ve diğer ülkelerle yapılan ticaret anlaşmalarında olduğu gibi, karşılıklı menfaat ve denge esasına dayandığını belirtti.
ANLAŞMANIN TÜRKİYE’YE SAĞLAYACAĞI KAZANIMLAR
Türk ürünleri Katar pazarında daha avantajlı hale gelecek
Gümrük vergilerindeki indirim sayesinde başta gıda, beyaz eşya, otomotiv yan sanayi, tekstil ve inşaat malzemeleri olmak üzere pek çok sektörde ihracat artışı bekleniyor.
Türk firmaları Katar’da yatırım ve ihale fırsatları yakalayacak
Anlaşmada yer alan hizmet ticareti ve yatırım hükümleri, müteahhitlik, danışmanlık, taşımacılık, reklamcılık ve yazılım gibi alanlarda faaliyet gösteren firmaların önünü açacak.
Stratejik hammaddelere erişim kolaylaşacak
Katar’dan ithal edilecek petrokimya ürünleri, gübre, alüminyum cevheri ve süt tozu gibi girdilere sıfır vergi uygulanacak. Bu da üretim maliyetlerini düşürerek Türk sanayisinin rekabet gücünü artıracak.
Ticaret hacminin 5 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor
Mevcut 1 milyar dolarlık ticaret hacminin orta vadede beş katına çıkarılması planlanıyor. Katar’ın dış ticaret fazlası verilen nadir pazarlardan biri olması, bu hedefi daha da önemli hale getiriyor.
E-ticaret ve dijital ticarette çağdaş düzenlemeler geliyor
Kişisel verilerin korunması, çevrimiçi tüketici hakları ve istenmeyen mesajlar gibi alanlarda yapılan düzenlemeler, e-ihracat yapan firmalar için hukuki zemini güçlendiriyor.
Yatırım ortamı güçleniyor, hukuki güvence artıyor
Anlaşma, Türk ve Katarlı yatırımcılara öngörülebilir ve güvenli bir yatırım iklimi sunuyor.
Üretim ve istihdam odaklı projelere destek artacak
Katar sermayesinin Türkiye’deki yatırımlarını artırması, yeni iş alanları ve istihdam fırsatları yaratması bekleniyor.
Türkiye’nin ticaret diplomasisi gücünü gösteriyor
TEOA, Türkiye’nin şimdiye kadar imzaladığı en kapsamlı tercihli anlaşmalardan biri olarak öne çıkıyor. Anlaşma, Türkiye’nin küresel pazarlardaki etkinliğini ve ağırlığını artıran stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Ticaret Bakanlığı, bu tür çok taraflı anlaşmaların ihracatçılara yeni pazarlar kazandırdığını, yatırım ortamını güçlendirdiğini ve Türkiye'nin küresel ticaretteki rolünü pekiştirdiğini belirtti.
