Türkiye Sigorta Birliğinden (TSB) yapılan açıklamaya göre, 2025'in ilk yarısında sigorta sektörü, istikrarlı büyümesini sürdürerek hem bilanço yapısında hem de finansal dayanıklılığında güçlü sonuçlar elde etti.

Sektörün toplam aktif büyüklüğü yüzde 56 artışla 2,9 trilyon liraya ulaştı. Aynı dönemde özsermaye büyüklüğü de yüzde 58 artışla 324,1 milyar liraya çıkarak sektörün sermaye gücünü pekiştirdi.

Borsada kritik yıl sonu beklentileri! Rekora devam edecek mi?
Borsada kritik yıl sonu beklentileri! Rekora devam edecek mi?
İçeriği Görüntüle

Güçlü sermaye yapısı, sigorta şirketlerinin risklere karşı dayanıklılığını artırarak ekonomik dalgalanmalara karşı daha esnek hareket etmelerini ve uzun vadeli yükümlülüklerini güvenle karşılamalarını sağlarken bu durum hem yeni yatırımların önünü açtı hem de sektörde sürdürülebilir büyümenin temelini oluşturdu.

Özsermayedeki büyüme, yatırımcı güvenini pekiştirmenin yanı sıra sektörün uzun vadeli finansal istikrarına da katkı sağlarken sektörde sermaye verimliliğini artırmaya ve yeni yatırım stratejilerinin geliştirilmesine yönelik bir zemin oluşturdu.

TOPLAM PRİM ÜRETİMİ 576,3 MİLYAR LİRA OLDU

Bilanço gücünün yanı sıra prim üretiminde de sektör ivmesini korudu. Yılın ilk yarısında toplam prim üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51 artarak 576,3 milyar lira oldu.

Hayat dışı branşların toplam içindeki payı yüzde 86 olurken hayat ve bireysel emeklilik branşlarının payı yüzde 14 olarak gerçekleşti. Hayat dışı segmentte trafik yüzde 23, sağlık yüzde 22 ve yangın/doğal afetler yüzde 16’yla en yüksek prim üretimine sahip alanlar oldu.

Mevcut dönemde yatırım gelirleri, teknik karlılığın üzerindeki baskıları önemli ölçüde telafi etti. Bununla birlikte, faiz oranlarında beklenen düşüşün gerçekleşmesi halinde, yatırım gelirlerinin teknik karlılığa sağladığı bu yüksek katkının görece azalması öngörülüyor. Bu nedenle, sektörün sürdürülebilir karlılığının temeli, yatırım gelirlerine kıyasla teknik faaliyetlerden elde edilen karın güçlendirilmesine dayanıyor. Doğru fiyatlama, etkin hasar yönetimi ve sağlam rezerv politikalarıyla desteklenen teknik kar, uzun vadeli ve istikrarlı karlılığın ana belirleyicisi olmaya devam ediyor.

Kaynak: RSS