İşçi Partisi Milletvekili ve İngiltere'nin Türkiye ticaret elçisi Afzal Khan, geçen hafta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) bir ziyaret gerçekleştirmişti.
ZİYARETİNDEN RAHATSIZ OLDULAR
Ziyaret sonrası İngiltere Gölge Dışişleri Bakanı Dame Priti Patel, Khan'ın istifasını talep etmişti. Gölge dışişleri bakan yardımcısı Wendy Morton da Avrupa Bakanı Stephen Doughty'ye bir mektup yazarak Khan'ın ziyaretiyle ilgili "derin endişelerini" dile getirmişti.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Khan'ın kendi daveti üzerine ülkeye geldiğini açıkladı. Bir gazetede yayımlanan bir video, Khan'ın Tatar'ın ofisinde fotoğraf çektirdiğini gösterdi. Khan, ayrıca KKTC'deki bir üniversiteden fahri doktora unvanı aldı.
ELÇİYİ BASKI ALTINA ALDILAR
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Khan'ın davranışını "kabul edilemez" bulduğunu belirterek "gerekli girişimlerin yapıldığını" açıkladı.
İngiltere hükümeti sözcüsü de Khan'ın davranışlarının "tüm İngiliz hükümetlerinin yerleşmiş pozisyonu ile tamamen çeliştiğini" bildirdi.
GÖREVİNDEN AYRILMAK ZORUNDA KALDI
Khan baskıların ardından görevinden istifa etmek zorunda kaldı.
Sözcü istifanın ardından, "Khan, Türkiye Cumhuriyeti ticaret elçisi görevinden ayrılmıştır" açıklamasında bulundu.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı ise bu hafta yaptığı açıklamada, Khan'ın ziyaretinin "kişisel kapasitede gerçekleştirildiğini" belirterek, "Birleşik Krallık hükümetinin 'Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti' konusundaki uzun süredir devam eden pozisyonunda herhangi bir değişiklik olmadığını" ifade etti.
SIRADAN BİR ZİYARETİ BİLE ÇEKEMEDİLER
İngiltere'de yaşayan 30 binden fazla Kıbrıslı Rum'u temsil eden Ulusal Kıbrıslılar Federasyonu Başkanı, Sky News'e yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Afzal Khan'ın Türkiye'ye ticaret elçisi görevinden istifasını memnuniyetle karşılıyoruz. İşgal altındaki Kuzey Kıbrıs'a yaptığı son derece uygunsuz ve kabul edilemez ziyaretinin ardından, görevi artık sürdürülemez hale gelmişti.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Morton da istifayı memnuniyetle karşıladı, ancak İngiltere Başbakanı Keir Starmer'ın Khan'ı daha önce görevden alması gerektiğini belirtti.
"KİŞİSEL BİR SEYAHATTİ"
Khan, BBC'ye yaptığı açıklamada seyahatin masraflarını kendisinin karşıladığını, yeğenini ziyaret ettiğini ve ayrıca bir akademik kurumdan fahri doktora aldığını söyledi.
Afzal Khan, Starmer'a yazdığı ve Sky News ile paylaşılan mektubunda ise "Bu ülke için en iyi ticaret anlaşmalarını sağlamak adına hükümetin yürüttüğü yoğun çalışmaların önüne geçmemek için şu anda görevi bırakmanın en doğru karar olduğunu düşündüğünü" belirtti.
Bununla birlikte ziyaretini "parlamentonun tatilde olduğu dönemde tamamen kişisel bir kapasitede" gerçekleştirdiğini ve "ticaret elçisi olarak görevinden bağımsız" olduğunu vurguladı.
TATAR: "İLKEL VE TAHAKKÜMCÜ RUM ZİHNİYETİNİN YENİ BİR YANSIMASIDIR"
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni ziyaret eden Birleşik Krallık Manchester Rusholme Milletvekili Afzal Khan'ın istifaya zorlanması ile ilgili açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Tatar yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Birleşik Krallık Manchester Rusholme Milletvekili Afzal Khan'ın davetim üzerine Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni ziyaret etmesinin ardından maruz bırakıldığı baskılar, ilkel ve tahakkümcü Rum zihniyetinin yeni bir yansımasıdır. Seçilmiş bir milletvekilinin sırf Kıbrıs Türk halkıyla temas kurduğu için Birleşik Krallık'ın Türkiye Ticaret Elçiliği görevinden istifaya zorlanması, demokrasiye ve eşitliğe inanan herkes açısından ibretliktir. Rum liderliği yıllardır gasp ettiği statüsünü kullanarak Kıbrıs Türk halkını dünyadan izole etmeye, sesimizi kısmaya çalışmaktadır. Bugün gelinen noktada, bir milletvekilinin KKTC'yi ziyaret etmesi dahi hedef haline getiriliyorsa, alınması gereken mesaj Rum liderliğinin 1963 zihniyetinin hiç değişmeden devam ettiği olmalıdır. Karşımızdaki zihniyet budur ve Kıbrıs sorununu Halkımızın geleceğini Rum'a teslim ederek çözmeyi düşünenler de durumun vahametini hala idrak edememenin acizliği içerisindedirler.
Kıbrıs Türk halkı bu zihniyetten dolayı 62 yıldır en temel insan haklarından mahrum bırakılmaktadır. Rum liderliğinin haksız ve hukuksuz şekilde sürdürdüğü bu baskıcı izolasyon siyaseti, sessiz bir insanlık suçudur. Uluslararası toplum artık bu gerçeğe gözlerini kapamamalı, Kıbrıs Türk halkının hak ettiği adaleti ve eşitliği teslim etmelidir.
Buradan Birleşik Krallık'ta yaşayan Türk toplumuna da çağrıda bulunuyorum, bu haksızlığa karşı sesinizi yükseltiniz ve Sayın Afzal Khan'a sahip çıkınız. Afzal Khan'a sahip çıkmak, Rum liderliğinin bu faşizan ve antidemokratik tavrına karşı güçlü bir duruş sergilemek demektir. Bir milletvekilinin Kıbrıs Türk halkının seçilmiş Cumhurbaşkanı ile görüşme iradesi gösterdiği için baskı ve tehditle görevinden ayrılmaya zorlanması, demokrasiye vurulmuş kara bir lekedir."