İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) ve görevden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığı gerekçesiyle 'ev hapsi' ve 'yurt dışına çıkış yasağı' şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanması şartıyla tahliye edilen şüpheli Eyüp Subaşı'nın ifadesi ortaya çıktı. Şüpheli, ifadesinde çarpıcı iddialarda bulundu.
"FATİH KELEŞ, BU NAKİT PARA ALIMINDAN BİZZAT EKREM İMAMOĞLU'NUN BİLGİSİ OLDUĞUNU SÖYLERDİ"
Reklamcı olduğunu belirten şüpheli Eyüp Subaşı, 16 Mayıs ve 28 Mayıs tarihlerinde Savcılığa iki ayrı ifade verdi. 16 Mayıs tarihli ifadesinde, 2019 yerel seçimlerinden yaklaşık 2 ay önce Fatih Keleş ile iletişime geçerek seçim çalışmalarıyla ilgili reklam işlerini yapabileceğini söylediğini ve bu teklifin kabul edildiğini belirtti. Ekrem İmamoğlu'nun belediye başkanı seçilmesinin ardından, uzmanlık alanları olan açık hava reklam mecraları ve diğer reklam işlerini yapabileceklerini Fatih Keleş'e ilettiğini aktardı. Subaşı, "Fatih Keleş, benim bu teklifimi kabul etti ve üretim ihalesi ile alakalı iş için benden ciromun yüzde 10'unu elden ve nakit olarak talep etti, ben de kabul ettim. İhale sürecinde yaptığımız ciroların hakediş ve ödemelere tekabül eden kısmın yüzde 10'unu Genç Popülist Medya şirketinden nakit olarak çekip Fatih Keleş'e Florya'da bulunan başkanlık konutundaki çalışma ofisinde parça parça olmak üzere farklı tarihlerde toplamda 8-10 defa 5 milyon lira civarı parayı elden teslim ettim. Fatih Keleş, bana bu nakit para alımından bizzat Ekrem İmamoğlu'nun bilgisinin olduğunu söylerdi" ifadelerini kullandı.
"BELEDİYE VE İŞTİRAKLERİYLE ALAKALI HİÇBİR YERDEN REKLAM İZNİ ALAMAZ HALE GELDİM"
Subaşı, ifadesinin devamında dijital pano ihale sürecine değinerek, Serdal Taşkın'dan yardım istediğini ve Taşkın'ın 15 milyon lira ve üzeri bir teklif vermesini istediğini aktardı. Panoffect firması olarak 16 milyon 660 bin lira teklif vererek ihaleyi kazandığını söyleyen Subaşı, bu işi bir buçuk yıl kadar yaptıktan ve 36 adet dijital ekran kurulumunu gerçekleştirdikten sonra Murat Ongun'un yönlendirmesiyle Reklamist firmasına devrettiğini belirtti. Bu devirden yaklaşık 10 gün sonra satış pazarlama işinin İlbaklara verildiğini öğrendiğini ifade eden Subaşı, ihale süresinin normalde 10 yıl olduğunu ve Murat Ongun'un zorlamasıyla bir buçuk yıl sonra devrederek mağdur olduğunu iddia etti. Subaşı, "buraya çok büyük miktarlarda yatırım yapmıştım. Daha getirisini tam manasıyla sağlayamamışken 46 milyon TL karşılığında devretmek durumunda kaldım. Belediyeye borcum olan 46 milyon lirayı mahsup etmek suretiyle devir gerçekleşti. Bu süreçte Murat Ongun'la birkaç kez tartıştık ve iletişimimiz bir müddet koptu. Akabinde belediye ve iştirakleriyle alakalı hiçbir yerden reklam izni alamaz hale geldim. Hatta mevcut Mecidiyeköy'de bulunan büyük cam cepheli binamızın reklam iznini iptal ettiler ve bazı parapetlerimi de indirdiler. Böylece Murat Ongun ‘SİSTEM’e düzenli gelir sağlayan bir mekanizmayı kurmuş oldu" diye konuştu.
"BU OLUŞUMUN AMACI, EKREM İMAMOĞLU'NA SEÇİM KAZANDIRMAK VE SİYASİ İKTİDAR OLMAKTIR"
Metrolardan sorumlu danışman Ertan Yıldız ile istasyon reklam alanları işini konuşarak, metro giderlerinin çok yükselmesi nedeniyle böyle bir iş yapmak istediklerini ifade eden Subaşı, "Ertan Yıldız da bu işi bana verebileceğini fakat açıktan 5 milyon lira parayı kendisine nakit vermem gerektiğini, ayrıca yapılacak işin de bir kısmının kendi şirketi olan Anatolia Sign isimli şirketiyle birlikte yapmam gerektiğini söyledi. Ben de Ertan Yıldız'a elden nakit olarak 5 milyon TL parayı Kağıthane DAP Yapı'nın otoparkında verdim. Aynı zamanda da Anatolia Sign isimli şirketin hesabına da yapılacak olan imalatlara mahsuben piyasa rayiçlerinin biraz üzerinde olmasına rağmen 40 milyon lira civarı para gönderdim. Ekrem İmamoğlu'nun danışmanları ve bu usulsüz işler içerisinde yer alan belediye bürokratları ve çalışanları ‘SİSTEM’ diye tabir edilen bir oluşumun içerisindedirler. Bu oluşumun amacı, Ekrem İmamoğlu'na seçim kazandırmak ve siyasi iktidar olmaktır. Benim böyle bir oluşumla hiçbir alakam bulunmamaktadır. Benim saikim tamamen kendi ticari faaliyetlerimle ilgilidir. Hatta bahsetmiş olduğum Ekrem İmamoğlu, Fatih Keleş ve diğer kişiler beni kullanmışlardır. İfademin tamamında bahsetmiş olduğum nakit para alıp vermeler dahil tüm süreçler Ekrem İmamoğlu'nun bilgisi dahilindedir" şeklinde beyanda bulundu.