İSO'dan yapılan açıklamaya göre, İSO Meclisi, son yıllarda güvenlik, havacılık ve yazılım teknolojilerinde dünya çapında başarılara imza atan HAVELSAN, ASELSAN ve TUSAŞ'ın çalışmalarını yerinde incelemek ve savunma sanayisi işbirliklerini daha da geliştirmek üzere Ankara'ya bir ziyaret düzenledi.
İSO heyetinde, İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İSO Meclis Başkanı Ender Yılmaz, İSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları İrfan Özhamaratlı, Cemal Keleş, İSO Yönetim Kurulu üyeleri Sultan Tepe, Kemal Akar, Vehbi Canpolat, Celal Kaya, İnan Altınbaş, Hüseyin Çetin, Dr. Faruk Sarı, Murat Çökmez, İSO Meclis Başkan Yardımcısı Yüksel Özyurt ve İSO Meclis Başkanlık Divanı Katip Üyesi Koray Yavuz ile çok sayıda İSO Meclisi üyesi yer aldı.
Bazı ziyaretlere 58 ve 59. Hükümetlerde Sanayi ve Ticaret Bakanı olan, TOBB Başkanlığı ve uzun yıllar İSO Meclis üyeliği yapan Ali Coşkun da eşlik etti.
İSO heyeti, Ankara temaslarına Anıtkabir ziyareti ile başladı. Heyet ayrıca Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğini (TOBB) de ziyaret etti.
TÜRK SAVUNMA SANAYİSİ ÜLKEMİZİN EN STRATEJİK SEKTÖRLERİNDEN BİRİ HALİNE GELDİ
Açıklamada ziyaretlerde gerçekleştirdiği konuşmalara yer verilen İSO Başkanı Bahçıvan, dünyadaki sıcak çatışma bölgelerinin büyük bir bölümünün yakın ve komşu coğrafyalarda yer alması ve Türkiye'nin sahip olduğu jeostratejik konumun, güvenlik ve savunma konularını çok daha önemli kıldığını, etkin ve güçlü bir silahlı kuvvetlerinin ülke için elzem olduğunu belirtti.
Bahçıvan, Türkiye'nin son 20 yılda savunma sanayisi alanında gösterdiği atılımın, sadece askeri kapasitesini değil, aynı zamanda mühendislik kabiliyeti, üretim gücü ve teknolojik özgüveni de perçinlediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
'Teknolojik gelişmelerin yön verdiği ve katkı sağladığı en kritik sektörlerden biri olan savunma sanayisi, HAVELSAN, ASELSAN ve TUSAŞ gibi kuruluşların öncülüğünde daha yenilikçi, daha dijital ve daha güçlü bir yapıya kavuştu. Bu başarılar, ülkemizin sadece savunma kabiliyetini değil, aynı zamanda teknoloji geliştirme ve ihraç etme kapasitesini de artırmaktadır. Savunma sanayi yalnızca askeri güç değil, aynı zamanda bir ülkenin teknolojik kapasitesinin, ekonomik bağımsızlığının ve küresel saygınlığının da en önemli göstergesi. Kendi savunma teknolojilerini geliştiremeyen ülkeler, stratejik kararlarında tam anlamıyla özgür olamazlar. Savunma sanayiine yapılan yatırımlar, aynı zamanda yerli sanayinin gelişimine, teknoloji transferine, inovasyona ve nitelikli iş gücünün yetişmesine de önemli katkılar sağlamaktadır. Bugün Türk savunma sanayi, ana yüklenicileri, alt yüklenicileri, üniversiteleri, araştırma kurumları, geliştirdiği yerli ve milli teknolojik ürünleri ve artan ihracatıyla ülkemizin en stratejik sektörlerinden biri haline geldi.'
İSO OLARAK YÜKSEK TEKNOLOJİYE GEÇİŞİ DESTEKLİYORUZ
Erdal Bahçıvan, İSO olarak Türk sanayisinin yüksek teknolojiye geçişini desteklediklerine vurgu yaparak, Türkiye'nin savunma sanayisinde oluşan bu güçlü ekosistemin ülkenin diğer üretim alanlarına da katkı sağlamasını önemsediklerini aktardı.
Bahçıvan, savunma sanayisinin bu alandaki başarılarının, diğer sektörler için de ilham kaynağı olduğuna inandıklarını belirterek, 'Bu doğrultuda, savunma sanayimizin ana aktörlerini güçlü tedarikçilerle buluşturarak yerlilik oranımızı artırmak amacıyla 2017'den bu yana SAHA İstanbul işbirliğiyle Savunma Sanayi Buluşmaları'nı düzenliyoruz. Savunma sanayisindeki ana aktörleri alt yüklenicilerle ve yeni tedarikçilerle bir araya getirerek işbirliklerini artırmayı amaçladığımız ve bugüne dek 7 binden fazla firmamızın katıldığı etkinliğimizin bu yıl aralık ayında yedincisini düzenliyoruz. İnanıyoruz ki HAVELSAN, ASELSAN ve TUSAŞ'ın da yer aldığı güçlü ekosisteme sanayicilerimizin entegre olması hem üretim kabiliyetlerimizi hem de ihracat gücümüzü artıracak. Hiç kuşkusuz savunma sanayisinde yerlilik ve millilik oranı diğer sektörlere göre çok daha büyük önem taşıyor. Bu alanda yerlilik oranının 2024 yılı itibarıyla yüzde 80'nin üzerine çıkmış olması son derece sevindirici ve gurur verici.' ifadelerini kullandı.
'SAVUNMA SANAYİSİ, YAPAY ZEKA GÜVENLİĞİN ETKİN BİÇİMDE KULLANILDIĞI BİR EKOSİSTEME DÖNÜŞTÜ'
İSO Başkanı Bahçıvan, savunma sanayisinin şu an aynı zamanda dijital teknolojilerin, yapay zekanın, büyük verinin ve siber güvenliğin etkin bir biçimde kullanıldığı bir ekosistem haline geldiğini kaydetti.
Bahçıvan, 'Bu dönüşüm sürecinde HAVELSAN, ülkemizin hem askeri hem de sivil teknolojik kapasitesini güçlendiren en önemli kurumlarımızdan biri oldu. HAVELSAN'ın Türkiye'nin dijital savunma mimarisinin inşasında oynadığı rol, yalnızca bugünün değil, geleceğin de güvenliğini tesis etmektedir. HAVELSAN'ın mühendislik gücü, AR-GE'ye verdiği önem ve üniversite-sanayi işbirliğini esas alan yaklaşımı, Türk savunma sanayisinin sürdürülebilir büyümesi açısından da örnek teşkil etmektedir.' açıklamasında bulundu.
Savunma sanayisinin kalbinde elektronik, radar, haberleşme ve silah sistemleri gibi yüksek teknoloji alanlarının yer aldığını da belirten Bahçıvan, ASELSAN'ın bu alanlarda denizlerin altından uzaya kadar geniş bir yelpazede geliştirdiği yenilikçi çözümler ve ileri mühendislik kabiliyetiyle, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ihtiyaçlarını yerli kaynaklarla karşılayan, dünya çapında saygın bir marka haline geldiğini ifade etti.
Bahçıvan, TUSAŞ'ın da KAAN, HÜRJET, Gökbey, ANKA, Aksungur ve ANKA-III gibi gelişmiş ürünleriyle hem savunma hem de havacılık alanında küresel rekabetin içinde güçlü bir şekilde yer aldığını vurguladı.
İSO DEĞERLİ BİR ORTAK VE PAYDAŞ
İSO Meclis Başkanı Ender Yılmaz da savunma sanayisinin, mühendisleri, teknisyenleri, ustaları ve tüm çalışanlarıyla büyük bir aile, 'yerli ve milli' sözünün bir slogandan öte, somut bir gerçeğe dönüştürülmesinin baş aktörleri olduğunu aktardı.
Yılmaz, 'Kuruluşunun 50. yılını kutlayan ASELSAN'ın bugün 300'den fazla ürünle dünyaya meydan okuyan bir teknoloji devine dönüşmesi, hepimiz için büyük bir gurur ve ilham kaynağı olmaya devam ediyor. HAVELSAN da yalnızca bir şirket değil, siber güvenlikten yapay zekaya, kritik yazılımlardan eğitim simülatörlerine kadar uzanan geniş bir yelpazede, ülkemizin dijital bağımsızlığının ve sanayisinin geleceğini inşa eden bir akıl ocağı. Göklerdeki başarımızın mimarı TUSAŞ, yalnızca savunma sanayimizin değil, aynı zamanda yüksek teknoloji ve inovasyon odaklı sanayi dönüşümümüzün de kutup yıldızıdır. TUSAŞ, bizlere 'Türkiye yapabilir, daha iyisini yapabilir' diye haykıran bir özgüven kaynağı.' değerlendirmesinde bulundu.
HAVELSAN Genel Müdürü Mehmet Akif Nacar da İSO 500 sıralamasında 2024'te 70 basamaktan fazla bir yükselme kaydeden ve listede 160-170'lerde konumlanan şirketin, 2 bin 700'ü aşkın nitelikli çalışanı, yaklaşık 1000 firmanın dahil olduğu güçlü ekosistemiyle TSK'nın kara, hava ve deniz unsurlarının birçok teknolojik ihtiyacını özgün ve milli çözümlerle karşıladıklarını kaydetti.
Nacar, 'İSO, HAVELSAN'ın sivil kurumlara yönelik dijital dönüşüm hizmetlerinin yayılması için değerli bir ortak ve potansiyel bir paydaş. İSO bünyesinde düzenlenen ve HAVELSAN'ın da katılımcısı olduğu sanayi buluşmalarının, savunma sanayimizden milli üretime katkı sağlayacağını, yerel iş birliklerine değer katacağını ve bunun HAVELSAN'ın vizyonuna da oldukça uygun olduğunu düşünüyoruz.' ifadelerini kullandı.
ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol da Türkiye'nin en değerli şirketi olduklarını ve en iyi insanları bulmak, en iyi yöneticilerle çalışmak, şeffaflık ve hesap verebilirlik gibi pek çok kriterde örnek bir kurum olduklarını vurguladı.