Filistin Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun, Yom Kippur bayramı bahanesiyle Harem-i İbrahim Camisi'ni 30 Eylül-2 Ekim tarihleri arasında tamamen kapatma ve ibadet için gelenlerin girişine engel olma kararı aldığı ifade edildi.
İbadet özgürlüğünün kısıtlanması ve Harem-i İbrahim Camisi'nin sistematik olarak hedef alınması anlamına gelen bu kararın kınandığı kaydedildi.
İsrail yönetiminin, "ezan okunmasına sürekli olarak engel olma, namaz kılanları elektronik kapılardan geçmeye zorlama, üstlerini arama, cami çalışanlarının görevlerini yapmalarına engel olma" gibi camiye yönelik ihlallerinin arttığına işaret edilen açıklamada, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'ne (UNESCO) caminin dini kimliğini tehdit eden bu ihlalleri durdurmak için harekete geçme çağrısı yapıldı.
Harem-i İbrahim Camisi, Yahudilerin dini yılbaşı bayramı olarak bilinen "Roş Haşana" bahanesiyle 22 Eylül'de de kapatılmıştı.
Harem-i İbrahim'e yönelik ihlaller
İşgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın çevresi olarak kabul edilen El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi, Mekke'deki Mescid-i Haram ve Medine'deki Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa'dan sonra en kutsal dördüncü cami kabul ediliyor.
Caminin altında yer alan mağarada Hazreti İbrahim ve eşinin kabirlerinin yanı sıra Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarları bulunuyor.
İsrail'in 1967'den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'nın El Halil kentinde bulunan cami, 25 Şubat 1994'te sabah namazını kılan Müslümanların üzerine ateş açan Baruch Goldstein adlı Yahudi fanatiğin eyleminden sonra kapatılmış ve yeniden açıldığında ise yarısından fazlası Yahudilere tahsis edilmiş şekilde ikiye bölünmüştü.
Tarihe "El Halil Camii (Harem-i İbrahim) Katliamı" olarak geçen saldırıda 29 Filistinli hayatını kaybetmiş, 150'den fazla kişi yaralanmıştı.
Caminin bölünmesinin ardından, Hazreti İshak ve eşinin bulunduğu kabirler Müslümanlara ayrılan kısımda kalmış, diğerleri ise Yahudilere ayrılan ve sinagoga çevrilen bölümlerde bırakılmıştı.
Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler ve İsrailli bakanların da zaman zaman baskınına maruz kalan Harem-i İbrahim Camisi ramazan ayında cuma günleri tamamen Müslümanların ibadetine açılması gerekirken, İsrail, geçen ramazan ayında bunu yerine getirmemişti.
İsrail, Ramazan Bayramı'nda da camiyi Müslümanların ibadeti için açmayı reddetmişti.