İsrail’in Katar’da Hamas heyetini hedef alan saldırısının ardından toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ülkeleri, Orta Doğu’da yıllardır tartışılan ancak hayata geçirilemeyen “İslam NATO’su” fikrini yeniden gündeme taşıdı. Zirvede İran ve Mısır öncülüğünde NATO benzeri bir ortak savunma paktı tartışmaya açıldı.
ABD merkezli Newsweek dergisinin analizine göre, Katar’daki zirve, “ortak İslam ordusu” için bugüne kadarki en ciddi girişim olarak kayda geçti.
‘ORTA DOĞU, İSRAİL’İN AÇIK HEDEFİ’
Analizde, İsrail’in yılın başında İran hedeflerine yönelik 12 gün süren saldırıları, Gazze bombardımanları ve son olarak Doha’daki suikast saldırısının Müslüman liderleri harekete geçmeye zorladığı ifade edildi. Yetkililer, harekete geçilmezse “Orta Doğu ülkelerinin yeni İsrail saldırılarına açık hedef haline geleceğini” vurguladı.
İRAN’DAN ‘İSLAM NATO’SU’ SİNYALİ
Mısır, Arap dünyasının en büyük ordusuna sahip ülke olarak Kahire merkezli bir ortak askeri komutanlık önerisini sundu. İran ise çok daha kapsamlı bir savunma paktı çağrısı yaparak, “İslam NATO’su” için güçlü sinyal verdi.
TÜRKİYE'Yİ DE HEDEF ALABİLİRLER
İran Devrim Muhafızları’nın eski komutanı Mohsen Rezaei, “Suudi Arabistan, Türkiye ve Irak bir sonraki hedef olabilir. Tek çözüm askeri bir koalisyon kurmaktır” dedi.
ŞARTLAR İLK KEZ BU KADAR UYGUN
Üst düzey din adamı Celal Razavi-Mehr ise “ortak doktrine sahip tek bir İslam ordusu” kurulması gerektiğini söyledi.
İran Dışişleri Bakanlığı’ndan Mehdi Shoushtari, henüz erken olduğunu savunsa da bugünkü şartların geçmişten çok daha uygun olduğunu kaydetti.
PAKİSTAN’DAN ‘ORTAK GÖREV GÜCÜ’ TEKLİFİ
Nükleer güce sahip tek Müslüman ülke Pakistan, zirvede “ortak görev gücü” kurulmasını önerdi. Pakistanlı yetkililer, İsrail’e karşı “koordineli caydırıcı ve saldırı önlemleri” alınması gerektiğini açıkladı.
YILLARIN FİKRİ YENİDEN MASADA
Bugüne kadar çoğunlukla sembolik açıklamalarla sınırlı kalan 57 üyeli İİT’nin bu kez daha ciddi bir adım atabileceği konuşuluyor. İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’ın zirveye katılması, Tahran’ın kararlılığının işareti olarak görülüyor. Analistlere göre, “İslam NATO’su” kararı yalnızca Orta Doğu’daki güç dengelerini değil, ABD’nin bölgedeki rolünü de köklü biçimde değiştirebilir.